2 Eylül 2009 Çarşamba

güzel düşün... unutma kafanın içinde başlar ve biter herşey...

güzelim ya neden güzel düşünmekten vazgeçersin... güzelliği bile insanın hissetmesi ile başlar aslında... hani içerden çıkmayı beceremedin, dışardan içeriye gir o zaman... kalk bir silkelen ve üstünü başını düzelt... sadece yaşamak için yemek, içmek, giyinmek olmasın hayatın... yemek içmek giyinmek için de yaşamalısın... maneviyattan uzaklaşmadan ve gölgesine çok da kapılmadan şüphesiz...
ve deli misin??? neden saçmasapan sebeplerden dolayı vazgeçeceksinki? öğreneceksin işte! insanla başetmekse derdin, savaşmayı bilmiyorsan ve de çatışmayı öğreneceksin... bazen diş göstererek bazen sabırla gülümseyerek... ama savaşmayı öğrenmelisin tatlım yokki başka çaren... kaçmak insanlardan çözüm olmadı... denedin... onu da yaptın... yattın... kaçtın... donduruğunu durdurduğunu sandın hayatı ama aslında akmaya devam etti... sen sadece seçim yaptın ve seçimlerinle yaşadın... ya da yaşamadın...
büyük bir derdin varsa dönüp Rabbine deme sakın "Allah'ım çok büyük bir derdim var" ...., derdine dönüp "BENİM ÇOK BÜYÜK BİR RABBİM VAR" de be güzelim. benim tüm zamanlarımın "moto"su... O sana yeter gülüm... başka da hiçbirşeye ihtiyacın yok... değil miydi sonuna geldiğini sandığın her yola yol ekleyen... o değil mi sonlarından başlangıçlara çıkaran... o değil miydi herşeyin bittiğini nefes alamadığını düşündüğün anlarda yüreğini refaha eriştiren... mide ağrılarını gideren... topla tatlım kendini, sakin ol ve kafanı topla... sabır ve sebat ve çok derinden yürekten dua ile Allah'ın izniyle olacak... birazcık daha sabret nolur...

Hiç yorum yok: