14 Ocak 2019 Pazartesi

filme çekildiğin gibi çekiliyorsun gerçek sandığın hayatında....



acıklı bir sahnesi filmin ya da kitabın nasıl da ağlatabiliyor...
ve gerçek sandığın hayatın gerçekliği de kurgusuyla aynı kitabın ya da filmin...

o zaman duygularınla yaşıyorsun, yaşamı duygularınla anlamlandırıyorsun...
ve bunun farkında değilsin....
anlamlandırdığın duygularının kaynağı ise korkuların... nefsin korkuları...

işte oyunun kuralı bu...
duygularının nasıl yönettiğini farkedersen eğer seni...
ve bir süre gözlemlersen... iyice ayrışana kadar...
sonra onlardan özgürleşirsin...

iyice kavraman gerekiyor.... idrak dedikleri şey bu işte.... iyice kavramak...  nasıl da duyguların da tarafından yönetildğinin... ve farkında olmak duygularının... korkularının...

ve tüm korku ve duyguların nefsi bedenin aslında...

nefs dediğin ise seni nefesinden alıkoyan...

nefes ise seni ilahi olana bağlayan...

Nefes en kısa mesafesi seni Hakikat'e bağlayan...

hatırla... filmdeki o acıklı sahneyi izleyip ağladığında ya da korkutan o sahnede oyle gerildiğinde...
aldığın nefesini dahi unutuyorsun.... ve kendi yaşamında da kapıldığın her duygu sana nefesini unutturup Hakikat'ten uzaklaştırıyor...  uykuya daldırıyor..



Hiç yorum yok: